Siz bilinçdışını bilince çıkartana kadar o sizin hayatınızı yönlendirecek ve siz buna kader diyeceksiniz “

- Carl Gustav Jung

Başkalarına çabuk bağlanıyor sonrasında terk edilmek ve yalnız kalmaktan çok korkuyorum.
Sürekli popüler olmanın ve kendimi göstermenin peşindeyim.
Aşırı kıskançlığım ilişkilerime hep zarar veriyor.
İlişkilerimde güven problemi yaşıyor ve araya hep bir mesafe koyma ihtiyacı duyuyorum.
İçimde sanki kendi başarımı sabote eden birisi var.
Duygularım çok değişken, sanki çift kişiliğim varmış gibi.
Zaman zaman anlamsızlık, hiçlik ve boşluk gibi duygular hissetmem beni ürkütüyor.
Çok çabuk öfkeleniyorum ve bu durum ilişkilerime zarar veriyor.
Bir türlü kendim olamıyor, sürekli başkalarına göre şekil alıyorum.
Yaşamımın birçok alanında özgüven sorunu yaşıyorum.
Sevgi ve ilgi arsızıyım.
Gücü ve kontrolü hep elimde tutmak istiyorum.
Potansiyelimi hayata bir türlü aktaramıyorum.
Bütün bu konular bugün milyonlarca insanın mustarip olduğu ve yaşamı çoğu zaman çekilmez kılan kişilik sorunlarından bazıları. Peki, nedenleri ne olabilir ve değişmek mümkün mü?

Yapılan son bilimsel araştırmalar bize gösterdi ki çocukluk yaşantımız ve bu dönemde geliştirdiğimiz ilişki modelleri, bugünkü kişilik yapılanmamız üzerinde son derece etkili bir rol oynamakta. Ancak her ne yaşamış olursak olalım kişiliğimizin istenmeyen taraflarını değiştirmemiz mümkün. İhtiyacımız olan ise farkındalık, bilinçdışımızın dilini anlamak, kendi karanlık yanlarımızla yüzleşme cesareti ve değişim için adım atmak...