Romanlarıyla dünya edebiyatına yön veren Flaubert, Üç Hikâye’yle öykücülükteki başarısını da gözler önüne seriyor. Flaubert, “Basit Bir Yürek”te yalnızlığının kederiyle kendini inançlarına adayan Félicité’nin Lulu’yla kurduğu özel ilişkiyi anlatıyor. “Konuksever Aziz Julien Efsanesi”nde bütün hayatını kaderinden kaçmaya adayan Julien’in hikâyesini yeniden yazıyor. “Herodias”ta ise kutsal kitaplardaki Vaftizci Yahya’nın hikâyesini yorumluyor. Farklı zamanlar, farklı coğrafyalar, farklı toplumlardan anlattığı öyküler yalnızlık, aşk, hırs, inanç gibi hiç değişmeyen temalar etrafında şekilleniyor. Flaubert’in tamamlayabildiği son kitabı olan Üç Hikâye yazarın daha önceki büyük eserlerinden izler taşıyor ve o eserlerin kazandırdığı tecrübeyle bir başyapıta dönüşüyor.
“Flaubert’in önceki eserlerine hâkim olan mutlak karamsarlığın aksine, Üç Hikâye’de okuyucunun karşısına çıkan umut kırıntıları kuşkusuz çok daha ilham vericidir.”
- Michel Tournier