Okuyucu bu sayfalar arasında şahsi bir sanat eleştirisi bulamayacaktır. Çünkü konu olarak ele aldığımız insanlar hakkında yüzyıllar hükmünü zaten vermiştir. Louvre’da Mona Lisa’yı seyrederken hayranlık duymaktan başka elimizden ne gelir? Bu ünlü eserin eleştirisini, Leonardo’nun çağdaşı Giorgio Vasari asırlar öncesi yapmış, bugüne kadar da bu fikir çürütülememiştir. Biz de kitabımızı bu temel üstüne kurduk. Adı geçen eserlerden önemli bir kısmını dünya müzelerinde bizzat görmek fırsatını bulduk. Bu izlenimler, birçok sanat eleştirmeninin bu konudaki yazılarıyla birleştirilince de bu kitap doğmuş oldu.
En güvenilir kitaplar bile kronolojik hatalardan kurtulamamıştır. Bu bakımdan ünlü sanatçıların hayat hikâyelerini yeniden kaleme alırken karşılaştırmalı bir incelemeye bilhassa önem verdik. Böylece, her yönden tarihi gerçeklere uyan bir belge sunmuş olduğumuzu sanıyoruz.