Ağrı ve Acının Gizli Epidemisinden Kurtulmak
Hangi hastalığın etkilediği kadınların sayısı, kalp hastalığı ve meme kanserinin toplamından etkilenen kadınların sayısından daha fazladır?
Hangi problem 24 milyon Amerikalıyı etkilerken, problemin olası nedenlerinin araştırılması için toplam sağlık bütçesinin sadece yüzde 5.4’ünü alır?
Cevap, otoimmün hastalıklardır.
Ve bu durum genellikle gözden kaçar, çünkü bu hastalıklar çok fazla çeşit ve tipte ortaya çıkabilir. Romatoid artrit, lupus, multipl skleroz, enflamatuvar bağırsak hastalığı ya da kolit, diyabet, hipotiroidi, psoriasis... Bunların hepsi otoimmün birer hastalıktır. Biz genellikle bu problemleri ayrı ayrı ele alırız; oysa ki bunlar yaşa, cinsiyete ve genlere bağlı olarak farklılaşan, aynı hastalığın değişik renk tonlarıdır. Otoimmün hastalıklar vücudumuzu hemen hemen her düzeyde etkiler. Bazıları –otizm, hatta depresyon gibi– sinir sistemimizi etkiler, diğerleri eklemlerimizi ve kaslarımızı, cildimizi, endokrin bezlerimizi, kalbimizi ve de çok daha fazlasını. Otoimmün hastalık, kişinin bağışıklık sisteminin bakteri gibi yabancı moleküller yerine kendi dokularına saldırmasıyla gelişir. Yüzden fazla otoimmün hastalık vardır ve otoimmün bir durumu deneyimleyen herhangi bir kişi, bunun hayat kalitesi üzerinde ne kadar büyük ve olumsuz bir etkisi olduğunu size söyleyecektir.
Yeni gelişen bilim -ve onun fonksiyonel tıp aracılığıyla gerçekleştirilebilen pratik uygulamaları- otoimmün hastalıkların birkaç temel nedenine işaret etmektedir. Bu nedenlerin çoğu modern tıp doktorları tarafından göz ardı edilir ve hekimler bağışıklık sistemini, çok tehlikeli yan etkileri olan güçlü ilaçlarla baskılamaya çalışırlar.
Oysaki asıl gerçek, bütün otoimmün hastalıkların temel nedenlerinin aynı olduğudur: mikroplar, çevresel toksinler, alerjenler, stres ve kötü beslenme. Aslına bakarsanız bu temel nedenleri ortadan kaldırarak ve vücudun optimum
fonksiyonunu beslenme ve yaşam tarzı ile destekleyerek bu hastalıklardan kurtulabilirsiniz.
Dr. Susan Blum’un çığır açan kitabı İmmün Sistem ve Detoks, kişinin kendi kendini iyileştirmesi için çok güçlü bir rehberdir. Dr. Blum, hastalığın kökenini nasıl bulacağınızı ve bağışıklık dengenizi tekrar nasıl sağlayacağınızı göstermektedir. Milyonlarca insanın gereksiz yere uğraşmak zorunda olduğu otoimmün hastalıklarla baş etmek ve hatta bu hastalıklardan kurtulmak için diyet, gıda takviyeleri ve çevre değişikliklerini içeren çok açık bir yol haritası çizmiştir. Dr. Blum’un bu cevapları bulması yolunda ona asıl güç veren şey, bu kitapta da nasıl başardığını ve kurtulduğunu ayrıntısıyla anlattığı, kendisinin otoimmün hastalığıyla savaşı olmuştur.
Otoimmün hastalıklara geleneksel yaklaşımımız Advil veya Aleve gibi NSAİD’lerle*; prednizon gibi steroidlerle; metotreksat gibi antikanser ilaçlarıyla ya da güçlü bir antienflamatuvar olan TNF alfa adı verilen molekülün etkisini bloke eden Enbrel, Humire ve Remicade gibi yeni ilaçlarla immün yanıtı durdurup baskılamaktır. Ancak bu yeni ilaçlar bağışıklık sisteminizi o kadar güçlü bir şekilde yavaşlatırlar ki, kansere veya hayatı tehdit eden enfeksiyonlara yakalanma riskinizi artırırlar. Ayrıca sık görülen ve ciddi yan etkileri de vardır ve genellikle de tam değil, kısmi bir iyileşme sağlarlar.
Bu ilaçlar kısa dönemde hayat kurtarıcı olabilirler, ancak uzun dönemde hastalığın sebebini ortaya çıkartıp düzeltecek hiçbir şey yapmazlar.
Dr. Blum ve ben, bizi problemin kökenine götürecek fonksiyonel tıp ilkelerini kullanmaktayız. Biz, otoimmün hastalığı olan yüzlerce hastayı toksin, enfeksiyon, alerjen, kötü beslenme ve stres gibi altta yatan nedenleri ortaya çıkarıp düzelterek başarılı bir şekilde tedavi ettik.