Tarih, Tarihçi ve Çağdaşlık.
Günümüzde bakışını yakın geçmişe yönelten tarihçinin karşısına, travmalarla yüklü bir tarih manzarası ve telafi edilmesi beklenen acıların ortaya attığı siyasal ve etik muhasebeler çıkıyor. Savaşların, kıyımların tanıkları söz alırken tarihçiye de yargıç cübbesi giydiriliyor. Geçmiş; bir yük, hesabı görülecek bir suç çetelesi olarak yorumlanıyor. Tarihçi bizzat kendisinin de içinde olduğu bir zamanın tarihini yazmanın zorluklarıyla yüz yüze geliyor. Tüm bunlar çağdaş toplumların geçmişle ilişkilerinin değişmesiyle doğrudan ilgili. Şimdiki zamanın tarihyazımı tam da bu ilişkiye odaklanan bir yaklaşım.
Henry Rousso, Şimdiki Zamanın Tarihini Yazmak’ta, yakın tarih araştırmasının tartışmalı bir alan olarak görülürken tarih disiplini içinde bugün nasıl hâkim konuma yerleştiğini, çelişkilerini, sorgulamalarını ve paradigmalarını ele alıyor. Sadece tarihçilerin değil, yakın geçmişe ilgi duyan herkesin yararlanabilecegi bir
kaynak sunuyor.
“‘Şimdiki zaman’ son otuz yılda hâkim tarihsellik rejimi haline geldi: Edebiyatta, sinemada, kültürel ve özel etkinliklerde, daha çok da siyasal tartışmalarda tarihten bahsetmek, çoğu kez yakın geçmişi, ondan sıyrılmak, onu yargılamak, düzeltmek amacıyla, tek başına olmasa bile bir öncelik vererek bahse konu etmek anlamına gelmeye başladı.”