Bu ciltten sırasıyla “Ses”, “Dert Bende Derman Bende” ve “O Halde Aşk: Tanımaz Sınırları” temalarıyla çıkılan yolculuk, yine birbirinden özgün ve ilham verici duraklarla dolu. Bir kadın bir kadına âşık olduğunda hayata eklenen sesler, zorlandığı toplumsal suskunluğa ya da esir edildiği klişe repliklere inat olanca açıklığıyla karşımızda. Kaybetmeyi göze alanların cüreti. Bütün korkularını korkanların biricik hikâyeleri. Aşk ve dostluk emekle örülen, her an sil-baştan kurulan hazineler. Sahibi değilsin, öznesinin sadece. Aşk ve dostluğun aynasında gördüğün yansıman, senin en gerçek hâlin. Tabu ya da klişe sarkacına mahkûm edilmeye çalışılan kadın kadına aşkın, lezbiyen, biseksüel, queer, trans karakterlerin, akışkan kimliklerin ortasında hayatın mucizelerine tanıklık edeceksiniz. Ve elbette dönüşeceksiniz. Kimse yola çıktığı gibi dönmez geriye. İyi ki de öyle.
Lezbiyen*; cinsiyet kimliği ve cinsel yönelime dair farklılıkları hedef alan, bu farklılıkları iptal etmek ve kendi içinde homojen bir bütünlüğü tesis etmek için kendi içinde birtakım eşdeğerlilikler yaratarak özdeşlikler kuran heteronormatif sisteme temel bir itirazdır. Yekparelik söyleminin kurgusallığını ifşa eden, kendi kendisiyle özdeş ayrımların mümkün olmadığını gösteren politik bir kategoridir. Mücadelemizin görünürlüğü, temsili ve güçlendirilmesi için lezbiyen örgütlenmesinin önemle sahiplendiği bir kategori. Tam da bu nedenle; bir yandan, hâlâ bir tehdit olarak algılanan Lezbiyen kelimesini, kadın kadına cinselliğin, arzunun, romantizmin çiçeklendiği her türden bedenin çeşitliliğini içerdiğini düşündüğümüz Lezbiyen* kimliğini benimserken, bir yandan da kendini Lezbiyen, Biseksüel veya Queer olarak tanımlayan ya da lezbiyen aktivizmle bağlantılı olduğunu hisseden herkesi içermeyi amaçlayarak, sözcüğü Lezbiyen* şeklinde kullanmayı tercih ediyoruz. Lezbiyen*’in, kategorilerle sınırlandırılamayacak çeşitliliğimizi vurgulayan *’ının; edebiyatta, sanatta, mücadele alanlarında ve tüm bunların kesişimselliğinin uğraklarında, potansiyellerimizi açığa çıkaracağına inanıyoruz.