Bu kitap bir “kurmaca” değildir. Tarihin kendi kurgusuna sadık kalınarak yazılmış gerçekçi bir romandır. Kahramanları, tarihimizin gerçek şahsiyetleri, anlatılan hadiseler ise çalkantılı bir devrin az bilinen veya hiç bilinmeyen hakikatleridir.
Roman, II. Mahmud devrinde modernleştirilen Osmanlı ordusunun ilk askerî darbesini ve tahttan indirilen Sultan Abdülaziz’in katlini anlatıyor.
“Padişah Cinayeti”nin perde arkasındaki saray entrikalarını gözler önüne seren roman, 1876 ile 1881 yılları arasındaki karanlık döneme de ışık tutmaya çalışıyor.
V. Murad’ın tahta çıkarıldıktan 93 gün sonra “delilik alâmetleri gösterdiği” gerekçesiyle hâl edilmesi, onun ardından saltanatın başına geçen Sultan II. Abdülhamid’in, adeta bir dedektif gibi çalışarak Abdülaziz cinayetinin sanıklarını mahkeme önüne çıkarması, romanın ana temasını oluşturuyor.
Ana fikri ise şu; “Tarihini öğrenmeyenler onu tekrar yaşarlar…”