"Derinlikleri, titreşimleri, yansımaları, anlamları kollayan ve bunu yıllar boyunca, neredeyse dinsel bir tutkuyla hiç durmaksızın yapan biri ancak böylesi bir mucize anını yaratabilir, yakalayabilir.Karşısındaki görüntüye bir yalvacın, bir kâhinin, bir ozanın ya da bir sevgilinin tutkusuyla yaklaşan biri... Başka türlüsü olabilir mi zaten?" "Mucize anı" yani, "o kare"nin doğduğu, fotoğrafın saptadığı an. Samih Rifat Akla Kara Arası'nda fotoğraf üstüne yazdığı yazılardan; fotoğrafın anlamını, gerçeğini, hissettirdiğini, gösterdiğini ve göstermediğini didikleyerek anlamlı bir bütün oluşturan bir seçme yapıyor.Niepce'den Andriomenos'a, Henri Cartier-Bresson'dan Edouard Boubat'ya, Euge'ne Atget'den Andr'e Kert'esz'e, Herv'e Guibert'den Denis Roche'a, Sebastiao Salgado'dan Josef Koudelka'ya, Arthur Tress'den Lee Friedlander'a, Nikos Ekonomopoulos'tan Ara Güler'e, Ahmet Elhan'dan Şahin Kaygun'a kadar fotoğrafı kuran, yapan, anlamlandıran ustaların fotoğraflarıyla.