Bu dünyadaki herkes anladı beni.
Dostlarım, mesai arkadaşlarım,
Gül yüzlü öğrencilerim,
Çocukluğumdaki bakkal amca,
Gençliğimdeki sevgilim.
Yerdeki halı, duvardaki kilim,
Eşyalar bile anladı.
Raftaki tabaklar, vitrindeki biblo,
Masadaki sürahi.
Karşı komşumuz vardı ya…
Neydi adı sahi?
O bile anladı beni.
Meradaki çoban, dağdaki Yörük,
Koyun anladı beni koyun.
Bir çekiç, bir örs, bir körük,
Çeliğe su veren demirci anladı beni.
Ressam anladı, yazar anladı, şair anladı,
Resim anladı, roman anladı,
Şiir anladı şiir.
Bir tek o anlamadı.
“O” da kendini bilir.