Ali’siz Alevilik; Türkiye’de aydınlanma ile Şeriatçılık arasındaki fikirsel ve ideolojik mücadelede turnusol kâğıdıdır, köşe taşıdır. Aleviliğin ilk kaynaklarını, tarihsel köklerini, dış etkilerini, Arap-İslam, Türk-İslam, İran-İslam dünyasındaki oluşum ve gelişimini irdeliyor. Alevi fikriyatının "Türklük veya Kürtlük"le özdeşleştirilmesini eleştiriyor. Aleviliği, Türk-İslam sentezi çerçevesinde Sünnileştirmeye çalışan görüşleri teşhir ediyor. Aleviliğin "İslam dışı" bir inanç, kültür ve yaşam tarzı olduğunu savunuyor. Genelde; Alevilik konusunda yazanların çoğu, bilimsel kafayla değil, inancın baskısı altında fikir üretiyorlar. Atadan dededen kalma menkıbeleri bilimsel veri diye sunuyorlar. Bu tip yazarlar "Kerbela Kompleksi"nden kurtulabilmiş değiller. Oysa Alevileri Aydınlanmaya götürecek yol "Kerbela İntikamcılığı" değil. Şeriatçılığa ve irticanın her türüne; açık, bilimsel ve çağdaş tavır almaktan geçer. Kitap, alevilerin kafasındaki Hz. Ali imajını zedelemeden, Gerçek Ali ile Efsane Ali arasında net bir çizgi ortaya koymaktadır.Bu yüzden, ilk baskısı kısa zamanda tükenen kitap, hâlâ gündemdedir ve Alevilikle ilgili tartışmaların odağında bulunuyor.