Alman edebiyatında, klasik dönemden romantizme geçiş evresinin en büyük yazarlarından olan Heinrinch von Kleist, Amphitryon adlı oyununda Latin komedya yazarı Plautus'a kadar uzanan eski bir konuyu, "aldatılan koca/ aldatmanısına karşın suçsuz kadın" temasını işler. Kendi metninde ilke olarak Moliere'in aynı adlı oyununun kurgusuna bağlı kalan Kleist, az sayıda değişiklikle esere Moliere'inkinden çok farklı, bütünüyle kendi çağını yansıtan bir atmosfer kazandırmayı başarmıştır. Amphitryon, Kleist'ın en güçlü eserlerinden biri olmasının yanında, kökenleri klasik Yunan mitolojisine kadar uzanan çok eski bir konunun dünya edebiyat tarihinin akışı boyunca nasıl hep yeniden gündeme getirilmiş olduğunu gösteremesi bakımıdan da önem taşımaktadır.