Bir şehrin sahibi olduğunu küçük yaşlarımda ilk defa annemden duymuştum. Hacı Bayram-ı Velî'yi ziyarete gittiğimiz zamanlar, annem bu zatın Ankara'nın sahibi olduğunu söylerdi. Nitekim son sokağa çıkışında Hacı Bayram-ı Veli ile Anıtkabir'i ziyaret etmişti. Sanki bu annemin iki Türk büyüğünün kabirleriyle vedalaşması idi. Anneme göre İstanbul'da da Eyüb Sultan, Merkez Efendi, Yavuz Sultan Selim ve Fatih Sultan Mehmed Han, İstanbul'un daima ziyaret ettiğimiz sahipleriydi.
Sonra kimi görev icabı, çoğu katıldığım toplantılar için gittiğim şehirlerin manevi sahiplerini öğrenmek ve ziyaret etmek isteyerek notlar almaya başlamıştım. Bu notlar Mevlana, Yunus Emre, Ahi Evran gibi bazı ulular hakkında hazırlayıp sunduğum bildirilerin konusu olmuş ve zamanla çoğalıp birikmişti.
İşte Anadolu'nun Sahipleri bu eski notların düzenlenip eksiklerinin giderilmeye çalışılmasıyla meydana getirilebildi. Eksiklerin giderilmesinde aziz dost Zeliha Bağır yardımıma koştu, eksiklerin bir kısmını giderip bazı alt bölümcükleri de yazdı. Bunları yazarken bazı kaynakları miri malı gibi kullandık. Bu kaynakların yazarlarının adlarını dip notlarda sıkça andık, bunlardan hayatta olanlara şükranlarımızı sunuyoruz.
Bu dünyadan göçenlerin adlarını da rahmet dileyerek anıyoruz.