Dört yılı aşan bir süre boyunca, üzerinde özveriyle çalışmaktan büyük zevk aldığımız bu eserle, Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatının ve Garip akımının önemli isimlerinden biri olan Orhan Veli’nin anılarının izinde, Ankara’nın geçmişine doğru bir yolculuğa çıkacağız.
Ahmet Muhip Dranas’tan Cahit Sıtkı Tarancı’ya, Nurullah Ataç’tan Sabahattin Eyuboğlu’na, Sabahattin Ali’den Nazım Hikmet’e, Bedri Rahmi Eyuboğlu’ndan Abidin Dino’ya, Dario Moreno’dan Karpiç Baba’ya, Ruhi Su’dan Yaşar Kemal’e, Oktay Rifat’tan Melih Cevdet’e, Ahmed Arif’ten Çetin Altan’a, Ahmet Hamdi Tanpınar’dan Sakallı Celal’e, Hasan Ali Yücel’den Aşık Veysel’e, Nahit Hanım’dan Bella’ya, Azra Erhat’tan Gülriz Sururi’ye, Rıfat Ilgaz’dan Necati Cumalı’ya, Adalet Ağaoğlu’ndan Erol Güney’e… kadar 1950 öncesi Ankara’sının ünlü karakterleriyle Orhan Veli’nin ayak izlerinde karşılaşacağız.
Kimi zaman Konur Sokak’ta kimi zaman Karanfil Sokak’ta, kimi zaman Sağlık Sokak’ta kimi zaman Hanımeli Sokak’ta, kimi zaman İzmir Caddesi kimi zaman Posta Caddesi, Hükümet Caddesi, Yüksel Caddesi, Atatürk Bulvarı, Ataç Sokak, Sümer Sokak, Hatay Sokak’ta…
Kürdün Meyhanesi’nde iki tek atıp, Özen’de “Garip”leşeceğiz. Kutlu’da gülüp, Şükran’da hüzünlenecek, Üç Nal’a gelip dörtnala gideceğiz!...