Osmanlı da bizim, Cumhuriyet de; Abdülhamid Han da bizim, Mustafa Kemal de...

Atatürk’ün 20’li yaşlarındayken yazdığı şiiri ile, Erbakan Hoca’nın, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Bilge Kral Alia İzzetbegoviç’in sözleri, aynı hakikati söylüyor: “Türk bir ırkın adı değil; Âdemlerin Birliğidir”. Bu kitap, Türk'ü 500 yıldır kıskaca alan iki kolun, toplumu ince işçilikle ve hakikatleri tahrif ederek nasıl kandırdığını ifşa ediyor…

‘İlim’i ‘bilim’e hapseden Batı(l)’ın 1566'dan günümüze kadar süren gizli vesayet işgalini gözler önüne seriyor...

1622'den 2022’ye, Türk Devleti'nin derin ajandasını, ve “Cihanda Sulh” için ajandayı yürütmeye çalışanların tamamına yapılan aynı acı muameleyi gün yüzüne çıkartıyor…

İktidarların muktedir olmasına müsaade etmeyenlerin, esarete karşı gelenleri makamından indiren ve hatta katledenlerin; bir yargıcın önüne konulduğunda süprüntü değerini bile taşımayacak verilere dayanarak, 2. Osman Han'dan, Ulu Hakan'a, Atatürk'ten Erdoğan'a dek millî liderleri sofi-satacılar eliyle karalamak isteyenlerin çabalarını, tüm detaylarıyla anlatıyor...

“Atatürk'ü zehirleyip şehit edemeselerdi, Türk Devleti’nde neler olacaktı?” gibi, zihinleri meşgul eden onlarca soruyu tek tek yanıtlıyor, iftiraları çürütüyor…

Ve dünya tarihinde ilk defa; Atatürk'ün gerçek kimliğini ve ailesini, tüm delilleriyle açıklıyor…