Osmanlı Devleti çöküyor, ardında bırakacakları ise birileri için iştah kabartıyordu. Emperyalist güçler Anadolu coğrafyasından kadim Türk milletini silmek için sabırsızlanıyordu. Mondros’un imzalanmasıyla istek ve arzuları resmiyet kazanmış, işgal ve tasfiye yerli işbirlikçilerin de yardımıyla başlamıştı. Onları durduracak artık hiçbir güç ve engel kalmamıştı. Ta ki Selanikli bir yetimin, millî iradeyi arkasına alarak karşılarına dikilip “Geldikleri gibi gidecekler.” demesine kadar... Emperyalist güçlere “Dur!” dediği için Mustafa Kemal artık durdurulması gereken tek hedeftir.
“Mustafa Kemal Paşa’ya atacağım her kurşun için yirmi bin lira istiyorum!”
Hayretler içinde kalacağınız suikast girişimlerini okurken “Atatürk bunca suikast girişimini atlatıp da Millî Mücadele’yi nasıl kazanmış, nasıl yeni bir devlet kurmuş ve devrimler yapmış?” demekten kendinizi alamayacaksınız. Daha önce yayınlanmamış arşiv belgeleri ışığında hazırlanan bu çalışmada “Atatürk’ü kimler, ne zaman, ne şekilde ve hangi planlarla öldürmek istemiş?” sorularına cevaplar aranmış ve “tarihçi” kisvesi altında Atatürk’e saldıran, Cumhuriyet tarihini eğip bükmeye çalışan sözde aydın ve yazarların iddialarına belgeler ışığında bilimsel cevaplarlar verilmiştir.