Sanat camiasının 1930’lardaki ilk bohemlerinin hem birinci elden tanıklığı, hem de “edebi envanter”i olan Asmalımescit 74’le başladığımız “Fikret Adil Kitaplığı”, Intermezzo’nun ardından, Avâre Gençlik & Gardenbar Geceleri ile sürüyor.
Fikret Adil’in 1960’ların başlarında geçen, girift bir aşk hikâyesi ekseninde dönemin gece hayatını ve genç kuşağın medenileşmeyle ilişkisini tüm çarpıcılığıyla işleyen Avâre Gençlik ile “Batı medeniyetine bar kapısından girişimiz”in ilk adımı olan efsanevi “Gardenbar”ın tarihçesi niteliğindeki Gardenbar Geceleri, Cumhuriyet’in erken dönemlerinin renkli dünyasına ışık tutuyor.
1911’de, Balkan Savaşı’nın yol açtığı hastalık ve sefaletin azaltılması amacıyla bir yardım girişiminde bulunuldu: “Şehrin yüksek ve tanınmış aileleri, el örgüleri, işleme yapacaklar. Bunlar Kızılay yararına sergilenip satılacak.” Sergileme ve satış için Tepebaşı’nda bir “pavyon” yapıldı.
“Gardenbar ile Kızılay arasında ne ilişki var, diyeceksiniz. Çok.
Çünkü Gardenbar, işte bu pavyonda açıldı. Kızılay şehrin kibar kadınlarının el işlerini sergilemek için yaptığı bu pavyonu satmış, aynı yerde, orayı alanlar, Avrupa’dan getirdikleri kadınları sergilemeye başlamışlardı.”