Edebiyatın hüzün kalesi, “sözcükler hiçliğin çiçekleridir” diyen ve içinde kendi yalnızlık adasını taşıyan bir muhteşem yazar: Richard Brautigan, ilk kez dilimize çevrilen enfes öyküleriyle ülkemiz okurlarıyla buluşuyor: “Bana Bir Öykü Anlat” diyerek. İçindeki güzellik çemberi o denli büyümüştü ki yeryüzü çirkinliklerini kaldıracak gücü kalmamıştı. Bu öyküleri vefat ettikten sonra yayınlandı, vefatından sonra yayımlanan tek yapıtıdır.
Geride bıraktığı edebi mirası o denli görkemlidir ki onu okumak, onun dünyasına odaklanmak, insanın kendi kendine olumlu ve dinginleştirici bir “ruh cerrahisi” eylemiyle eş değerdir. 1963 yılında tek sayılık ve “Change” başlıklı bir şiir dergisi yayımlar, o dergi onun yüce anısını sürdürmek adına hala yayında. R. Brautigan, “Beat” kuşağından olsa da çoğu yapıtında ve yaşamında o oluşumdan fersahlarca uzaktan baktı dünyaya, yer yer hiç ilgisi alakası yoktu! Buda edebiyat tarihi sayfalarında bilinmeyen bir konu değil.
Bununla birlikte, bu görüntünün, diğer herhangi bir görüntü gibi, gerçeklikle birçok tutarsızlığı olduğu gözden kaçırılmamalıdır: Alkol kullanıyordu ama uyuşturucudan hep uzak durdu, pratik isyanla çok az ilgisi vardır, yazılarında bu öfke eksikliği Beat kuşağının yazarlarından uzaklaşmasına neden oldu. Ginsberg onu “iyi birisi” olarak görüyordu ama o kadar! Buradaki sorun şu ki onun hakkında kim ne yazarsa yazsın, yapıtlarının yirminci yüzyılın edebi şaheserleri arasında bir yer edinmesini engellemez.
Yayımladığımız bu kitap, Brautigan eserlerinin teknik ve kavramsal özetidir adeta, edebi ve yaratıcı yaklaşımı dile ve adlandırma kategorisine ve mizahi edebiyata ve Bu nedenle, bu yaptın temel okumalar listesine dâhil edilmesi öneriliyor. Brautigan'dan geriye kalan en iyi öykülerini barındırıyor.