Sam ve Dan'in annesi, esrarengiz ve şeytani bir güç tarafından tam yirmi iki yıl önce öldürülmüştü. O günden sonra Sam ve Dan'in babası, Amerika'nın arka sokaklarında, karanlık köşelerde yaşayan doğaüstü yaratıklar hakkındaki her şeyi iki kardeşe öğretecekti, nasıl yok edileceklerini de...
Sam ve Dan, New York'a sıradan bir perili ev olayı için gelmişti. En azından başta böyleydi. Çünkü bir rockçının evinde inleyip duran hayaletten çok daha önemli, büyük ve ölümcül şeyler de olup bitiyordu etrafta. İki üniversiteli öldüresiye dövülmüştü ve dahası, saldırgan tek kelimeyle 'tuhaftı. New York gerçeğini bile aşan acayiplikte bir cinayet meselesi de vardı. İki kardeşin, kendilerini Edgar Allan Poe'nun tüyler ürpertici öykülerinden esinlenen bir katliam zinciri içinde bulması uzun sürmedi.
Ele geçirdikleri her ipucu, onları Poe klasiklerinden birine götürüyordu. Şimdi, öykünün sonunu yeniden yazmaları lazımdı. Zira var olan sona göre katil, iki kardeşin işini sonsuza dek bitirecekti.
Sam ve Dan, nasıl öldüreceklerini öğrenerek büyümüştü. Kötülüğün peşine düşecek güce sahiptiler.
"New York'un arka sokaklarını hiç bilmesem de, Wİnchester kardeşlerle kendimi Bronx'un orta yerindeymişim gibi hissettim."
"Supematural hayranlarını ancak bir sonraki romana kadar avutabilecek, so-luksuz bir hikaye."
Keith R.A. DeCandido'nun otuzun üzerinde romanı ve birçok hikayesi var. Bronx'da doğup büyüyen Keith, halen nişanlısı ve iki çılgın kedisiyle yaşıyor.