“Bunca Şingayı Kim Yedi?”, Modern Kore Edebiyatı’nın en önemli isimlerinden biri olan Park Wansuh’un yıllar boyu “en çok satan” raflarından inmeyen otobiyografik romanıdır. 2011 yılında ölümüyle tüm Korelileri yasa boğduktan sonra da, bütün kitapları Güney Korelilerin ellerinden zaten hiç düşmemiş ve gönüllerinde derin bir yara gibi yer etmiştir. O, Korelilerin ilelebet annesidir artık, derin yaralarına inat gülümseyen bir neslin, her koşulda gülümseyen annesi…
Park Wansuh birçok eserini Kore Savaşı’nı odağına alarak inşa eder. “Bunca Şingayı Kim Yedi?” ise, Japon sömürge döneminden itibaren Kore Savaşı’na kadar olan süreci, 1933 doğumlu yazarın çocukluk ve gençlik yıllarındaki bakış açısını yansıtarak kendine konu edinir. Aslında, bu kitap, büyük acılar içinde büyümüş bir neslin içinden çıkan bir yazarın en gerçekçi ve yalın ifadelerle muazzam bir derinlik yakaladığı, birinci ağızdan dile getirdiği yaralı bir ülke panoramasıdır.
Park Wansuh, her fotoğrafında delicesine gülümser, o kadar gülümser ki, bir şeyler tuhaf gitmiş onun hayatında dersiniz. İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrasını yaşamış Korelilerin derin yaralar ve travmalarla dolu anlatılarını okuduğunuzda, akla gelen soru, onun nasıl bu denli gülebildiğidir. Yaşama inadı, yazma inadı gibi bir inattır sanki Park Wansuh’un bu gülüşleri… Biz onun aslında bir şeyleri saklayan gülüşünü değil, bu her türlü ak ve karanın arasında sıkışmış ve çokça şeyler vadeden derin bakışını tercih edip, gülmediği nadir fotoğraflardan olan birini kapağa nakşettik.
Yine de söylemeden edemezdik, Korelilerin onda gördüğü “annelik” şuurunun, bu tutkulu ve sebatkar ruhta, inatla iyiye yönelmekteki arzusunda saklı olduğu aşikar… Korelilerin Annesi Park Wansuh’a saygıyla…