Son yirmi beş yıllık şiirimizde ölümü, içinde küçükten beslediği için hiç dehşete düşmeden, irkilmeden, tam bir iman ve teslimiyetle, özleyerek beklemiş tek şairimizdir o. Tanrı’ya bu şekilde bağlılığı onu beyazın hayranı yaptı. Şiirlerinde kir yoktur, leke yoktur. Katıksız, arı duru, dünya kirlerinden uzak, temiz şiirlerdir bunlar; hatıraları, vefası, sevgileri gibi temiz.
- Behçet Necatigil
Yedi Meşale hareketine topluluğun en genç yazarı olarak katılan Ziya Osman Saba’nın şiiri Ahmet Haşim’den Necip Fazıl ve Tanpınar’a uzanan bir çizgidedir. Bu anlamda, Dağlarca şiiriyle yakınlığı vardır. Dağlarca’nın Tanrı ve yaşam üstüne soruları Ziya Osman Saba’nın da sorularıdır. Öte yandan Saba’nın şiirlerinde Verlaine ve genellikle Fransız simgeci şiirin etkileri gözleniyor. Fakat konuları, hüznü ve lirizmi yerlidir. Bazen dindarca bir boyun eğiş olanla yetinme, çocukluk anıları ve akıp giden zaman bazen de toplumsal eleştiriler, çocuk sevgisi, daha güzel ve yaşanılası bir dünyaya özlem olgunluk dönemi şiirlerinin başlıca temalarıdır. Cahit Sıtkı şiiriyle öz ve biçim bakımından ortak özellikler taşıyan iddiasız görünüşlü şiirlerinde yer yer Necatigil’i anımsatan kırık söyleyişlerle şairin aydınlık, namuslu, duygulu sesi duyumsanır.
- Ataol Behramoğlu