Günümüz İngiliz şiirinin en yetkin temsilcilerinden biri olarak görülen Carol Ann Duffy, eserlerinde insan temsillerini geniş bir perspektiften ele alır. Duffy sanat, sanatçı, kadının toplumsal konumu, şiddetin bireysel ve toplumsal sonuçları, vahşet, gaddarlık, biyopolitika, nekropolitika, yabancılaşma, sesi ve sözü kesilmiş kitleler, zorunlu göç, ötekileşme, geçmiş-bugün-gelecek bağıntısı, özgürlük, aşk, sevgi, toplumsal bellek, siyaset, medya, aidiyet duygusu ve kimlik gibi çok geniş bir alanı kapsayan olgularla toplumsal sorunları çağdaş bir tarlakuşu olarak insanlığın dikkatine sunar. Bu süreçte Duffy, ütopik ve distopik bir dünya resmi çizerken bu ikisini birbirinden ayırmaz ve aralarındaki simbiyotik ilişkiyi gözeterek, Margaret Atwood tarafından çerçevesi çizilen üstopya kavramını selamlar. Bu çalışmanın amacı, Duffy’nin üstopik dünyasını mekânsal ve düşünsel yönleriyle incelemektir.