Bir iletişim aracı olarak insan dili söz konusu olduğunda, cümleler zihnimizde beliren düşünce ve tasarımların muhâtaba/alıcıya iletilmesini sağlayan en temel birim olarak karşımıza çıkar. Ünlemlerin iletişim ve bildirişimdeki müstesna rolünü bir kenara bırakacak olursak, insanlar arasında tam ve sağlıklı bir iletişim kurulabilmesi için mutlaka üzerinde asgarî olarak bir yüklemi ve bunun yanında birtakım unsurları barındıran “cümle” adlı yapıya ve cümleden büyük dil birliklerine ihtiyaç duyulur. Söz dizimsel yapılar olan ve yargı bildirmesi yönüyle kelime grubundan ayrılan cümleler, kelimelerin ve kelime gruplarının birbiriyle gramatikal ve semantik yönden ilişki kurması sonucu teşekkül ederler. İşte iletişimin temel unsuru olan bu yapıların, yani cümlelerin kuralına uygun bir şekilde kullanılıp sağlıklı bir iletişim ve bildirişimin gerçekleşmesini sağlayabilmek, dilin tam ve işlevsel bir biçimde kullanımının en temel şartıdır. Dilin kurallarına uygun, söz dizimi ve anlam bakımdan eksiksiz cümlelerin oluşturulabilmesi ise yine cümleyi oluşturan unsurların tam anlamıyla kavranması, cümlenin dizimsel yapısının sağlıklı bir biçimde anlaşılması ve cümlenin yapısal açıdan sağlam bir şekilde analiz edilmesi ile mümkün olur. Kısacası işlevine uygun ve sağlıklı cümle yapılarının oluşturulabilmesi; cümlenin, cümle yapısının ve cümle unsurlarının ne olduğunun tam olarak kavranması ile mümkündür. Bu noktadan hareketle bu çalışmanın konusu, çağdaş Türkiye Türkçesinin cümle yapısı olarak belirlenmiştir.