Yeşil vadilerin, kayaların arasından kıvrıla kıvrıla akan nehirlerin, geçit vermez dağların, geniş ovaların, otlardaki şebnemlerin, dalındaki olgun üzümleriyle bağların, muzip keçilerin, kar beyaz koyunların, sütleri güğümlerden taşan benekli ineklerin, soylu kısrakların, arıların şiiridir Georgica. Ancak doğaya yönelik yalın bir övgü olmanın ötesinde, Roma’nın yeryüzüne ve gökyüzüne egemen tavrını doğanın her bir satırına ince ince işlemeyi ve Roma’nın doğadaki gücünü ölümsüzleştirmeyi amaç edinmiş bir şairin, Vergilius’un, tam yedi yılda kaleme alıp tamamladığı bu şiir, Latin dilinin incelikleriyle örülü dizeleriyle, üstün bir edebi zevk ve duyuşa hitap eden üslubuyla okuyucusuna insan emeğinin ancak toplumsal barış ve huzura yönelik olduğunda büyük bir değer kazanacağını anlatan eşsiz bir şaheserdir.