Dostoyevski, Delikanlı’da baba-oğul arasında yaşanan değer çatışması ekseninde, 19. yüzyıl ortası Rus toplumunun geçirdiği ideolojik dönüşümün izini sürüyor. Delikanlı, kadın düşkünü bir toprak sahibinin gayrimeşru çocuğu olan on dokuz yaşındaki Dolgorukiy’in, St. Petersburg’da bir araya geldiği babası Versilov’la yaşadığı çatışmaların anlatısıdır.
Baba ve oğlun duygusal, ideolojik ve ahlâki tartışmaları etrafında şekillenen uyuşmazlıklar, Dolgorukiy’in zıtlıklarla
dolu yaşam öyküsünü ortaya koyar. Dostoyevski’nin son romanı olan Karamazov Kardeşler’den önce kaleme aldığı Delikanlı, yazarın diğer eserlerindeki felsefi ve politik sorunlardan uzak olmakla birlikte, odağındaki insanlar arası ilişkilerle ve psikolojik incelemelerle öne çıkıyor.
“Dostoyevski’nin tüm büyük romanları bir yana, Delikanlı farklı bir yerde durmaktadır. Büyük sorunları ve çelişkileri tartışmaz yazar burada. Basit, gündelik durumları ve yaygın insani tutkuları kullanarak oluşturulan bu roman, incelikli, gerilim dolu ve nefes kesici bir başyapıttır.”
- Aleksandr Soljenitsin