Dijital iletişim, toplumsal, siyasal, ekonomik, kültürel ve tarihsel bağlamları dikkate alınarak çok çeşitli başlıklar altında incelenebilir. İletişim çalışmalarında (genel olarak sosyal bilimlerde) iletişim aracını merkezine alan bir düşünme, teknolojik determinizme kapılarını açabilmektedir. Günümüz toplumlarında teknolojinin bir tür atmosfer gibi kuşatıcılığı, kapsayıcılığı dikkate alındığında aracın kendisi ve niteliklerinden bağımsız bir düşünme biçimi de neredeyse olanaksızdır. Deterministik bir idealleştirme yapmaksızın, teknolojinin, imkanları aracılığıyla ortaya çıkan sosyal iletişimi anlamak giderek daha da önem kazanmaktadır. Teknoloji, yaşadığımız dönemde iletişimin aracı ve içeriği haline geldikçe teknolojiyi anlamak ile teknoloji karşıtlığı arasına bir mesafe konulması da zorunlu hale gelmektedir. Bu çalışmada sosyal teoride teknoloji üzerine düşünen yazının,toplum ve teknoloji arasındaki ilişkiyi nasıl ele aldığı üzerine durulup, bu ikiliği aşmaya çalışan ağ yaklaşımlarının sosyal bilimlere ve iletişim araştırmalarına ne tür bir açılım sağladığı irdelenecektir.
- Nilüfer Timisi