Mircea Eliade, dinler tarihiyle ilgili bu son derece önemli eserinin son cildinde genellikle yeterince önemsenmeyen veya suskunlukla geçiştirilen heterodoks akımlar, halk mitolojileri ve ibadetleri, büyücülük, simya gibi dinsel yaratımlara yer veriyor. Yazar, kendi manevi ufukları içinde ele aldığı bu dinsel yaratımları, dünya dinsel kültürünün önemli bir parçası olarak kabul ediyor. Eliade birtakım sağlık sorunlarıyla boğuşurken kaleme almasına karşın, Batıdaki dinsel reform hareketlerinden Doğudaki Tibet dinlerine kadar geniş bir coğrafyayı kapsayan bu ciltte de aynı ayrıntı zenginliğini ve panoromik bakışı korumayı başarmış. Antik Avrasya dinleri, ikonakırıcılık, azizlere ve kutsal emanetlere tapınma, İslamın doğuşu ve tasavvuf, Musevi ve Hıristiyan mistisizmi, Batıda Hermesçi akımlar ve Lamacı öğretiler. Üç ciltlik Dinsel inançlar ve Düşünceler Tarihi ve Dinler Tarihine Giriş ile birlikte dört kitaplık bu dizi, en eski çağlardan yakın zamanlara kadar insanoğlunun dinsel evrenine nüfuz etmemiz ve yalnızca dinsel inançları değil, hayatı anlamamız için değerli bir rehber.