Alman natüralizminin bir başyapıtı. Yazarına Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandıran bir oyun. Polisin yasakladığı, Prusya Parlamentosu’nun günlerce tartıştığı bir olay eser.
19. yüzyılın ortalarına doğru Almanya… Silezya’da çuhalar ayaklanıyor. Yoksulluğa karşı bir savaş, bir direniş, bir özsavunma.
Almanya 1848 Mart Devrimi öncesini yaşıyor. Vahşi kapitalizm. Sanayileşmeyle birlikte işleri elinden alınan dokumacılar sefaletin kucağında. İşveren, devlet ve kilise ittifakında sömürülen aç yığınlar.
Çağdaş gerçekçiliğin öncüsü Hauptmann, “Schopenhauer merhameti sevgi olarak anlarken, sevgiyi merhamet olarak görür. Bu biçimdeki merhamet duygusu Dokumacılar’ı yazmamın nedeni olabilir. Ama aynı derecede sosyal adalet düşüncesinin dürtüsü de” der eseri için.