Bu kitap, yazarın bugüne kadar biriktirmiş olduğu hayat hikâyelerinden süzülerek gelen sözcüklerin cümleler oluşturmasından meydana geldi. Mesele okyanusta bir damla olmak değil, asıl mesele deryaya akmak! Her şey küçük bir adımla başlar. Önce küçük bir yağmur damlacığı, sonra o damlalar birikir, kabarır, kükrer, enginleşir, yatağına sığmaz; taşar, denize, okyanusa ve deryaya dönüşür. Hayat da böyledir. Ya bir yağmur damlacığından başlar ya da küçük bir yer tohumu gibi. Silik ve güçsüz kalır kuraklıklarda, zamanla çorak toprağa döner. Yeşermez, boy vermez, kök salmaz. Kurur, sararıp solar. İnsan da öyle; yaşam hikâyesinin tohumlarını verimli topraklara ekemiyorsa ya da yepyeni sayfalara yazamıyorsa, kendi tarihini yaşamamış demektir. Mesele emek harcamaksa, alın terinden dökülen her damla bir yağmur taneciğidir, her damla zamanla çoğalır deryalara akar; emeğin kutsallığıyla harcanan her saniye, yılgınlığı, usanmışlığı, korkaklığı çözümsüzlüğü, medet ve merhamet bekleyen yakarışları yere çalar, ezer geçer. Güçlü bir özgüven duygusu, inanç, irade ve coşkuyla geleceğe atılır. Yepyeni bir dünyaya açılır tüm kapılar… İşte bu kitapta o kapıları aralayan sayfaları bulacaksınız…