Akademide neo-liberalizmin uzun sürmüş yazı rüzgârlara direnirken, mikroiktisat ve ekonometri öğrencileri “çalışma yaşamı”na daha iyi hazırlarken, dijital para reklamları sokak panolarına iniyor ve “oyuncu”larla birlikte kavramlar, terimler çeşitleniyor…
Bilim olarak iktisat, ahlâk felsefesi olarak başladığı yolculuğunda fizik, biyolojiden başlayarak sosyoloji, tarih, siyaset gibi disiplinlerden bağımsızlığını kazanırken; bugün tekrar bütün bilimlerin kavram ve terimleri, ortaklaşmadan anlamsız olmaya başlıyor…
Ekonomi Sözlüğü, bu kavram ve terimleri, tarihsel ve toplumsal süreç ve olgular içine yerleştirirken, biyografi, kuram ve okullarla da paralellik ve bütünselliğini göstermeye çalışan değerlendirmelerden sakınmıyor ve okura da önayak oluyor.
Ekonomi Sözlüğü’nün genişletilmiş bu yeni baskısı, eleştirel, özenli ve özgün diliyle, kuşatıcı bakışıyla, şaşırtıcı kapsamıyla, derinliğiyle ve aynı zamanda da alanının temel bir başvuru kaynağı…