12 Eylül 1980 askerî darbesi sonrasında başlayan tarih araştır- maları ve tartışmaları furyası günümüzde de devam ediyor. 1980 sonrası her siyasî, fikrî ve toplumsal hareket kendisini resmî ta- rih ve ideoloji ile hesaplaşmaya veya en azından mesafe tayin etmeye mecbur addetmeye başladı. Ancak bu tartışmalar çok verimli neticeler doğurmadı. Hatta provakatif üslûpları ve çapa- çul bakışlarıyla bu tartışmalar resmî tarih ve ideolojinin yeniden üretimine katkıda bulundular. Böylece tarihin bir “inanç alanı” olduğu kabulü değişmedi. Bu kabul değişmeyince de, tarih araş- tırmalarının bir önemi kalmıyordu. Tuttuğu takıma uygun bir tarih anlayışı şeması taraftara yetiyordu…
Elbette bu yaygın anlayışın dışında tarihçiler ve tarih çalışma- larından bahsetmek de mümkün. Eleştirel Tarih Yazıları, bu tür çalışmalarda bir öncü hüviyetiyle temayüz eden Mete Tunçay’ın önemli makalelerinin derlemesinden oluşuyor.
Murat Yılmaz
Dr, Siyaset Bilimci