Bu kitap Tuncer Sümer’in tanıklığı… Hayatından bir kesit, aklında kalanlar.
Bizi ona yaklaştıran, ortak hafızamız bir yana, onun yaşananlara ve arkadaşlarına dair vefası, içtenliği, yalınlığı ve çıkarsızlığı oldu. Toplamı on saati bulan bir sözlü tarih çalışmasının ardından çadırlarımızı ve uyku tulumlarımızı sırtlayıp Tuncer Sümer rehberliğinde yola çıktık. Nurhak’la… O coğrafyayla, insanı ve iklimiyle tanıştık. Mağaralarda, evlerde anılar dinledik. Çobanlar efsanelerle yolumuzu kesti. Mekansal çağrışımlarla anlattı Tuncer, yeniden ve yeniden… Şaşırtıcı olan onlarca yıl sonra, her yeri daha dünmüş gibi bulması, herkesi adıyla hatırlamasıydı hala. Öyle ki, yolunu kaybettiği yerde yine yolumuzu kaybettik.
Bu kitapta, THKO (Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu) tarihinden bir kesit anlatılıyor. 1960’lı yıllarda başlayan dostlukların ve birlikte kurulan hayallerin hikayesi. Ankara’dan, Filistin’den, Diyarbakır Cezaevi, Nurhak Dağları ve Mamak Cezaevi’nden geçen bir yolculuk.
İçinde gençlik var, umut var, hüzün var. Sinan Cemgil, Alpaslan Özdoğan, Kadir Manga, Hüseyin İnan, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve onların mücadele arkadaşları ve Nurhak halkı Tuncer Sümer’in anılarından çıkıp geliyorlar… unutulmamak için.