Sinsi ve acımasız yöntemlerle, dünyanın tüm zenginliklerine hakim olma arzusundaki egemen güçlerin tehdit ve baskıları altındayız. Yüzyılımıza damgasını vuran bu Yeni Dünya Düzeni’nde, Türkiye’nin büyük öneme sahip ülkelerden biri olduğunu bütün dünya biliyor. Peki, bu egemen güçlerin, tarihimizden esinlenerek kendi lehlerine kaşıdıkları ve ruhumuzu kanattıkları yalan-dolanlarını ne kadar ve ne ölçüde dünyaya duyurabiliyoruz. Gerçek suçluların katliamlarını tozlu raflardan çıkarıp da neden hala kendimizi bu uydurma suçluluk kompleksinden kurtaramıyoruz.
Herkes de biliyor ki, artık tüm dünya ülkelerine zorla kabul ettirilme noktasına gelen bu Ermeni soykırımı iddiaları tamamen yalan. Bu yalan, yalnız egemen güçlerin soğuk işgallerinin bir parçası. Buna en güzel cevabı verecek kişi de; bu uluslararası komplonun oyununa gelen, katledildiklerini iddia ettikleri yakın tarihimizde Rusların ve Avrupa’nın itelemesiyle asıl kanlı işgali gerçekleştiren, sözde masum ama yıllarca huzur içinde topraklarımızda barındırdığımız bir kısım Ermenilerin bir zamanlar korkulu rüyası olan Kazım Karabekir...
O, bu kitapta belgelerini fotoğraflarıyla konuşturuyor ve diyor ki: “Türkler kesiyor, öldürüyor diye şayialar çıkıyor; ben size beyan ederim ki, bu doğru değildir!”