Dayım, “Gel, yanıma otur bakayım,” dedi. “İşte geldim,” dedim, dirseğimi dizlerinin üstüne koydum. “Yarın sana bir kitap alacağım. Adı ‘Alfabe’. Onda daha çok resim var. Resimlere bakarken anlatırken okuma yazmayı da öğreneceksin.
İlk derse yarın akşam birlikte başlayacağız,” dedi.
“Hadi, şimdi uykuya, iyi geceler.”
Gün battı, sokak lambaları yandı yanacak. Dayım, elinde kapağı renkli bir kitapla kapıdan girince sevinçten boynuna atıldım.