Mehmet Asım’a göre 24 Temmuz gününün anlamı çok fazladır: Türk vatanı üzerine Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra vurulan esaret zincirleri kırılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun en güçlü zamanlarından itibaren başlayan ve daha sona Türkler aleyhinde devam edip gelen kapitülasyon bağları çözülmüştür. Türk vatanında yerli ile yabancı ancak bu sayede eşit olmuştur. Birinci Dünya Savaşı sonucunda Türk milletinin alnına yapıştırılan mağlubiyet damgası silinmiştir. Ancak bu sayede Türkler, Dünya’da soluk alma imkânını kazanmıştır. Türk milleti için serbest bir Türk vatanının mevcudiyeti devletler tarafından kabul edilmiştir. Hiç şüphesiz Türk milleti, bütün tarihinde Lozan sulhu kadar şerefli bir antlaşmaya imza koymamıştır. Çünkü Lozan muahedesinin imzası ile bir taraftan Türk milletinin idam kararından başka bir şey olmayan Sevr antlaşması yırtılmış, diğer taraftan Birinci Dünya Savaşı’ndan mağlup olarak çıkan Türkiye için Batılı devletlerle eşit bir mevki sağlanmıştı.
Lozan’la Türk milleti bağımsızlık ve hürriyet belgesine sahip olmuştur. Lozan, Türk milletini kapitülâsyon bağlarının esaretinden kurtarmış ve asırlardan beri Avrupa’nın karşısında bir sömürge muamelesi gören Türk milletinin medeni milletlerle eşit olduğunu bütün Dünya’ya kabul ettirmiştir. Birinci Dünya Savaşı’nda mağlup olan Türk devletini mağlûplar arasından çıkararak galipler arasına koymuştur. Çeşitli zümreler adı altında adeta Türk vatanına bir hastalık gibi giren mikropları, millî bünyeden atarak halis Türklerden oluşan on beş milyonluk bir devlet meydana getirmiştir. Türk milletine imparatorluk devrinde hiç bir vatanseverin aklına ve hayaline gelmeyen bir bağımsızlık getirmiştir. Lozan sulhu, Türk vatanında Türklerden fazla hak ve menfaatlere sahip oldukları hâlde Türkiye’ye küçük bir vergi dahi vermeyen yabancılara; Bundan sonra Türkiye’de hiçbir ecnebi Türklerden fazla bir hak iddia edemez. demiştir ve kendi vatanlarında Türkleri yabancılara karşı uşak olma durumundan kurtarmıştır