Flaneur Books’un 2020 yayın programının ilk kitaplarından Haarmann, yüzyılın ilk çeyreğinin yoksul ve tecrit edilmiş Hannover’inde, onlarca kişinin kaybolması ve katledilmesinden sorumlu “Hannover Kasabı” Fritz Haarmann’ın dehşet verici suçlarını işlediği toplumsal koşullara ve yakalanmadan önceki son zamanlarına odaklanıyor.
Bir yanda, izole bir hayat sürdürmeyen, varlığını ve “gizliliğini” tam da mevcut hukuk düzeninin ve ucuz et ticaretinin kalbinde sürdüren “Kriminal Büro’dan Haarmann”, görmezden gelineceği ekonomik krizin boşluklarında yaşayarak, zaten yok sayılan, kendi sınıfından kayıp, seferi insanları akıl almaz biçimlerde yok etmeyi sürdürüyor... Diğer yanda ise, senarist Peer Meter ve çizer Isabel Kreitz’ın ortaklığı, okuru gerçek tarihsel koşulların, en küçük detayların bile atlanmadığı dönemin mimarisinin, gündelik alışkanlıkların ve tutulan/tutulamayan bürokratik kayıtların atmosferinde ustaca gezdiriyor.
Gerçek olaylar, fotoğraflar, haberler ve üzeri örtülmeye çalışılan bir hukuk skandalının kamuya sızmış şok edici gerçeklerinden derlenmiş Haarmann, Kreitz’ın duvar saatlerinden kapı kollarına, otomobil modellerinden mutfak araç gereçlerine dek büyük bir titizlikle çalışan kara kaleminin ve Peer Meter tarafından kitabın sonuna eklenmiş, dönemin Almanya’sına ve davanın gidişatına ışık tutan metninin etkisiyle, son sayfa çevrildiğinde herkesi, maktulü ya da katili olunsun, iştirak ettiği ya da görmezden geldiği, mağduru ya da müşterisi olduğu şiddet ekonomileri üzerine düşünmeye davet ediyor.