H. G. Wells’in “dünyalar ile savaşı” tek kitaptan ibaret değildi.
Bilimkurgu ufku açık, önlenemez bir türdür. Hayal ettirebileceklerinin sınırı olmadığı gibi, genellikle gerçekle de bağı olmayabilir. Hatta çoğu bilimkurgu kitabı, kurgulandığıyla kalmıştır ancak H. G. Wells’in bilimkurgu evreni, gerçeklere de ilham verir.
Havadaki Savaş, altı yıl sonra başlayacak olan 1. Dünya Savaşı’nı öngörmekle kalmıyor, binilebilir balonlara ve havada gezinen uçakların kaçınılmaz kılacağı nice savaşlara dikkat çekiyor. Havadaki Savaş akıştaki zamanın ötesine geçen bir kehanetler romanı.
Sakarlık sonucu bindiği balonla devasa bir savaşın ortasına inen Bert Smallways, güç ve yeni kaynaklar için büyük bir silahlanma yarışına giren Avrupa ülkelerinin çatışmasına şahit olur. Savaş, bu çatışmayı tanımlamak için demodern bir kelimedir çünkü sonunda zafer değil, toplumsal yıkım vardır.
Bilimkurgu türünün babası kabul edilen H. G. Wells, Havadaki Savaş’ta değişeceğini öngördüğü savaş anlayışını kışkırtıcı bir distopyada ele alıyor. Yayımlandığı yıldan bugüne bir uyarı niteliği taşıyan bu romanın yıllar sonraki önsözünde Wells önemsenmediğini görünce okuyucuya şöyle sesleniyor,
“Lanet olası aptallar… Ben sizi uyarmıştım!”