Hayatın Dokusundaki Kapitalizm: Sermaye Birikimi ve Ekoloji

Stok Tükendi

Hayatın Dokusundaki Kapitalizm: Sermaye Birikimi ve Ekoloji

Barkod: 9786054822270
Üreticiler: Epos Yayınları
Stok Sayısı: Stokta Yok
Basım Tarihi: 11-2017
Baskı Sayısı: 1. Basım
Sayfa Sayısı: 432 Sayfa
Ağırlık: 395,00 Gram
Boyut: 13,00 (en) x 19,50 (boy)
Cilt: Ciltsiz
Kağıt: 1. Hamur
Basım Dili: Türkçe

37,04 TL
29,63 TL

Bu kitabın odak noktası kapitalizmdir: Para. İklim. Gıda. Emek.

Başka bir deyişle bu kitap, sermayenin mantığını, kapitalizmin tarihini ve kapitalist uygarlığın tarihini incelemektedir.

Kapitalist uygarlık, insanları doğadan ayrıştırmadı, aksine bireysel yaşamları sıkı sıkıya birbirine bağlayarak geniş coğrafyaları kapsayan bir hayat dokusunun içine yerleştirdi. Kapitalizm, yaşamlarımızı, kahvaltılarımızı, çalışma günlerimizi, amaçlarımızı, cinsiyetlerimizi, emek sömürüsünü, kadınların ücretsiz çalıştırılmasını ve köleleştirilmesini, doğanın talan edilmesini dünya-tarihsel etkinlik sürecindeki parçalar haline getirdi.
Çevreci, feminist ve Marksist düşünceye dayanan Jason W. Moore Hayatın Dokusundaki Kapitalizm ile yerleşik ekoloji görüşlerinde tanınmayan bir sentez sunuyor: Kapitalizm, doğa, iktidar ve zenginlik bileşiminden oluşan bir “dünya-ekolojisidir”. Elbette ekolojik sorunlarımızın kaynağı, kapitalizmin ucuz emek, ucuz gıda, ucuz enerji ve ucuz hammadde (: kâr-daha fazla para ve iktidar) yaratma kapasitesidir. Sermayenin (Dört Ucuzlar yani) emek, gıda, enerji ve hammaddeden yararlanma kapasitesi Dünya-ekolojisini/kapitalizmi ve nihayet hayatın dokusunu oluşturur: Dünya-ekolojisi tam olarak sermayenin/iktidarın üretim/para kazanma ve yönetme süreçleri ve biz sıradan insanların da çalıştığı, amaçlarının peşinden koştuğu, milliyetlere, cinsiyetlere, kültürlere ayrıldığı gündelik hayatın ta kendisidir.

Dünya ekolojisi kapitalizmdir. Kapitalizm, genelde görmeye alıştığımız gibi dar bir ekonomik ve sosyal ilişkiler bütününden ibaret değildir, kapitalizm daha ziyade, hayatın bütününe yerleşmiş olan sermayenin, iktidarın ve üretim/yeniden-üretimin dünya-ekolojisi olarak anlaşılmalıdır. Kapitalizm ve doğa (doğa kendini para ve iktidar hırsına karşı korumaya başladığından itibaren) içiçe geçmiştir. İnsanlar ise bu dokunun içine hapsolmuştur.
Bu kitap bir davettir. İnsanlığın doğada işgâl ettiği yeri, bu yerin tarihe bakışımızı nasıl etkilediğini, ekolojik kriz analizini ve tüm hayatın kapitalizmden özgürleştirilmesi tartışmasına davettir.