Zeynep Göğüş’ten dönüşen kimliklere, dönüşerek direnenlere dair bir “ilk roman”! Balkanlar, kurulmakta olan Cumhuriyet, göçler, yolculuklar, büyük aile, ticaret, zeytin ve “Yeni Türkiye”...
Işık Ülkesinden, Cumhuriyet Türkiyesi’nin savaş sonrası içinden geçtiği süreçleri, yeni rejimin inşasını, kat edilen dönemeçleri Bayraktar ailesinin yaşamındaki izdüşümler yoluyla anlatıyor.
Aile içindeki kuşaklar arası çatışmalar, eskiden bir türlü kopamayanlar ile yeniye çabucak uyum sağlayanlar arasındaki birlikte yaşama çabaları, derinlikli gözlemler ve anekdotlarla aktarılıyor. Işık Ülkesinden kimlik meselesine edebiyat perspektifinden yaklaşan önemli bir ilk roman.
“Odanın içinde kıpırdadı. Mekanla zaman birbirine karıştı. Neredeydi? Deniz, kayalıklar, taraça, odalar, arkadaki tepelere yayılan zeytin ağaçları... Kendi tarihi içinde hareket etti, o kıpırdadıkça zihni bildiklerinden bilmediklerini türetti. Dedesinin saatine baktı, çalışıyordu.”