Mektuplaşmalar insana, sanata, hayata incelikle, zerafetle, bilgelikle, bakan iki dostun kaleminden çıkan metinlerden oluşuyor. Zehra İpşiroğlu ve Eylem Ejder’in tiyatroyu odağa alarak başladıkları eleştiri pratiği, iki yılı kapsayan bir zaman içinde tüm yaşamı kavramaya yöneliyor. Zamana ve mekana dair olan en çok da taşlaşmış yargılar, ayrıştırıcı duvarlar, dışlayıcı politikalarla insan eliyle üretilmiş tüm sınırları aşarak birlikte düşünmenin birlikte üretmenin estetiğini ortaya koyuyor. (Esra Dicle)