“Okul tatil olur olmaz köye gidiyorduk. Üç ay muhakkak orada kalıyorduk... Bizim geldiğimiz zamanki köyle şu son gelişimizdeki arasında büyük bir fark vardı. Köyün başlıca ihtiyacı olan maddeleri satan bir bakkal dükkânı ile bir kunduracı, bir de küçük tamirci dükkanı açılmıştı. Salaşta kahve, çay pişiren bir adam aynı zamanda berberlik yapıyordu. Topraklarının ellerinden alınmasından korkan köylüler az çok ekin ekiyor ve hayvanları için de daha bilinçli davranıyorlardı. Okula elektrik alınırken bazı evler de bundan faydalanmıştı. Göçmen mahallesi tamamıyla elektrikle aydınlatılmıştı. Bunu hep kendi gayretleriyle yapmışlardı. ”Kemalettin Tuğcu Köydeki Evimiz kitabında; insanların emek harcayarak bulunduğu her yeri güzelleştirebileceğini anlatırken çalışkanlığa, yeniliğe açık olmaya, iyilikle dolu olmaya ve farklılıklara hoş gözle bakmaya dikkat çekiyor. Her kitabın arkasındaki sözlük ile yazarın kurduğu dünyayı bozmadan okurlara sunuyoruz.