Kızıl Ordu Fraksiyonu

Kızıl Ordu Fraksiyonu

Batı Avrupa’da Gerilla Mücadelesi
Barkod: 9789753422833
Üreticiler: Metis Yayınları
Stok Sayısı: 1
Basım Tarihi: 4-2017
Baskı Sayısı: 3. Basım
Sayfa Sayısı: 200 Sayfa
Ağırlık: 201,00 Gram
Boyut: 13,00 (en) x 19,50 (boy)
Cilt: Ciltsiz
Kağıt: 2. Hamur
Basım Yeri: İstanbul - Türkiye
Basım Dili: Türkçe

182,00 TL
154,70 TL

60’ların ikinci yarısında ABD, Japonya ve Batı Avrupa’daki büyük bir öğrenci hareketleri dalgası ortaya çıktı. Bu hareketler sanayi toplumunu ve her türlü tahakküm biçimini radikal bir biçimde sorguladılar. Bu hareketlerin ardından ortaya çıkan gerilla grupları ise, 19. yüzyıl sonu anarşistlerini çağrıştıran pratikleriyle tüm "geleneksel" devrimci şemaları bir kenara ittiler, geleneksel Eski Sol’a da başkaldırdılar. Bu yolla metropol ülkelerdeki "toplumsal barış"ın kırılganlığını göz önüne sererek, mevcut siyasal oyunu altüst etmeyi amaçlıyorlardı. Kızıl Ordu Fraksiyonu, bu örgütlerden önde gelen birini, 70’li yıllarda basında daha çok "Baader-Meinhof grubu" diye adlandırılan RAF’ı konu alan bir örgüt sosyolojisi kitabı. Aynı yıllarda Türkiye’de yaşanmış tecrübelerle ilişkilendirerek değerlendirebileceği düşüncesiyle yayımladığımız, Türkçe literatürde benzeri olmayan bu kitap için yazarları şunları söylüyor: "Böyle bir silahlı mücadele örgütünün ne olup ne olmadığını anlamakta devletin ve medyanın bakış açısı yardımcı olmuyor... Bu çalışma için 1968-1977 arasındaki Alman basınını eksiksiz bir şekilde taradık; Raspe, Baader, Meinhof ve Ensslin aleyhine açılan Stammheim Davası dosyasını titiz bir şekilde okuduk ve RAF militanları tarafından 1970-1984 arasında kaleme alınmış metinlerin tümünü inceledik, grubun eski üyeleriyle, RAF’ın ilk militanlarının yakınlarıyla, avukatlarıyla ve sempatizanlarıyla yapılan görüşmeleri de bu malzemeye ekledik... Bu çalışma, olgulara tek bir belirleyici neden yakıştırmaktan ziyade ekonomik olarak gelişmiş ve demokratik kurumlara sahip bir ülkede, belirli bir anda bir silahlı mücadele grubunun nasıl oluşabildiğini, hangi aşamalardan geçtiğini, sürekliliğini nasıl sağladığını anlayabilme çabasının bir ürünü oldu."