“…Hayatımızın her olayına ilişkin sadece bunu söyleyebiliriz; onun bir an için olduğunu; ondan sonra ise onun için ebediyen oldu demek durumundayız. Her akşam bizi bir gün daha fakir kılar. Varlığımızın en derinlerinde sonsuzluk baharının bize ait olduğu ve içinde yaşamı her zaman yenileyebileceğimizin gizlice bilincinde olmasaydık, bu kısa zaman alanının kayıp gittiğini görmek bizi muhtemelen kızdırırdı…”