Başka hiçbir yazar benim üzerimde böylesi bir etki uyandıramadı; Wolfe örneğinin bana kattığı esas nitelik cüretkâr olmaktı: sonrasında ise bir olasılık duygusu, hayatın karşıma çıkardığı, özellikle de rastlantı sonucu gelen durumlar içerisinde ruhani bir macera. Artık tutukluğa ve geri kalmaya gerek yoktu; asla gerek kalmamıştı. Orada olanla, kendimi nerede bulursam o an etrafımdakilerle yetinecektim; onun peşine düşecek, sonuna kadar gidecektim.
James Dickey
Bu kadar muzaffer bir güven anında, içimdeki bu duygu ile, artık herhangi bir insanı olduğu kadar yalnızlığı da tanıdığımı ve şimdi onu hakkında, sanki kardeşimmiş gibi yazacağımı iddia ediyorum. Onu, sizin için gerçek o kadar gerçekçi betimleyeceğim ki, okuyan hiç kimse yalnızlığın vahşi simasından şüphe etmeyecek.
Tanrı’nın Yalnız Adamı
-Yalnızlığın Anatomisi