Maksim Gorki’nin yapıtlarının odağında, insanın içsel değerlerine ve potansiyeline olan inanç vardır. Karşılıksız Bir Aşk’ta, irade ve yargıları aşan güçlü ihtirasların bu imkânların tümünü nasıl ortadan kaldırdığını ustalıkla anlatır Gorki.
Tiyatro oyuncusu Larisa’ya çılgınca ve karşılıksız bir tutkuyla bağlanan Petruşa, yoluna çıkan öz kardeşine düşman kesilir; sevimli nişanlısını terk edip babasından kalan malı mülkü satar. Larisa’nın yanı başında olmak dışında bir amaç gütmeksizin, taşra tiyatrolarında sahneye çıkan aktrisin peşinde oradan oraya ümitsizce sürüklenir. Oysa aşka değer vermeyen, yeteneği tartışmalı bu kadın sadece tiyatroyu önemsemektedir.
“Kaderin insanla ettiği tüm alayların içinde karşılık görmeyen bir aşktan daha korkuncu yoktur” diyor Gorki. Karşılıksız Bir Aşk, Ayşe Hacıhasanoğlu’nun güzel Türkçesiyle “Bir Solukta Klasikler” dizisinde.