Elbruz Dağlarının Doruklarında Seyduna Hasan Sabbahın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır Adı Alamut’tur Yani "Kartal Yuvası" İki Alamut fedaisi Rıza ile Talon yaklaşan adamların önünde savunma pozisyonuna geçtiler. İki fedai için bu nefes almak kadar doğaldı. Onlar bıçakla öldürmek için eğitilmişlerdi. Vurmayı bekleyen uzun pençeli iki ölümcül kedi gibiydiler. Rıza bir yılan gibi hamle yapıp çekildi ve adamlardan biri yerdeydi bağırsakları dökülmüştü ve iki eliyle onları tutmaya çalışırken çığlık atıyordu. Talon göğsüne nişan alarak savrulan bıçağı kolayca engelledi. Sonra bıçağını adamın göğüs kemiğinin altına sapladı. Bağırsakları dışarı dökülen adam yerde yatıyordu. İç organların kanlı elleriyle tutarak acı içinde inliyordu. Tuniği ve pantolonu kan ve idrar içindeydi. Talon ona yaklaşıp başını kaldırarak ölmekte olan adamın terli yüzüne baktı. "Siz aptallar fedailere bıçakla saldırmamalıydınız" dedi dişlerinin arasından. Adamın gözleri kocaman açıldı ve ağlamaya başladı. Talon hızlı bir hareketle onun boğazını kesti...