Floki dünyaya geldiğinde kimse gözlerine inanamadı. Çünkü bu minik gorilin kürkü bembeyazdı. "Kar gibi bembeyaz!" dedi babası. Kuzen Gor ise, "Bacakları ve göbeği olan bembeyaz bir bulut sanki..." dedi. Floki de diğerleri gibi oyunlar oynamak, eğlenmek istiyordu. Ancak bu hiç de kolay değildi. Kendisiyle dalga geçenlere katlanmak zorundaydı. Yeni tanıştığı iki arkadaşıyla Floki bu macerada yaşadıklarının, farklılıklarının ne kadar güzel, ne kadar özel olduğunu keşfediyor. Ayrıca farklılıklarımızı kabullenmemizin, bizi diğerlerinden ayıran özelliklerimize sahip çıkmak anlamına geldiğini ve bu özelliklerin bizi eşsiz kıldığını da anlıyor.