Bugün, içinde bulunduğumuz Antroposen çağıyla birlikte iklim krizinin en sert şekilde yüzümüze vurduğu yangınlar, seller ve en önemlisi küresel bir salgınla mücadele içerisindeyiz. İnsan kaynaklı iklim değişikliğinin temelinde kültürel söylemlerin doğanın dört ana unsuruyla çelişki içerisinde olmasının yattığını söyleyebiliriz. İnsan merkezci bir bakış açısıyla ve ekofobik dürtülerle bir parçası olduğumuz doğanın ana unsurları olan hava, su, toprak ve ateşi zapt etmeye çalışmamız, küresel anlamda iklim krizine bir tuğla daha koymakta ve bu krizi daha da büyük bir hâle getirmektedir. Bu durumu daha görünür kılmak için bu kitap, elementlerin kadim hikâyesini ve bu hikâyenin nasıl bir kozmik koreografi oluşturduğunu göstermektedir. Bu kozmik hikâyede insan, diğer pek çok eyleyen gibi sadece bir anlatıcıdır. Bu bağlamda insanın merkezî ve tekil özne rolü elinden alınmıştır. Elementler ekoeleştirisi ışığında elementlerin yolculuğu hem Batı felsefesi hem de Anadolu felsefesinden örneklerle sunulmaktadır. Kitapta, yeni maddecilikler ve posthümanizm akımlarının Aydınlanma felsefesi öncesi kadim bilgideki yerine de değinilmektedir.
Kozmik Koreografi: Bedenlerin Element Dansı size, elementlerin insan bedeni de dâhil olmak üzere bütün bedenlerle hem kaotik hem uyumlu dansına dair ipuçları sunarken, ilgili kavramları ve kuramları da açıklamaktadır. Elementlerin ikili zıtlıklarla nasıl bağlantılı bir şekilde var olabildiğini ve bunun evrenin minik bir yansıması olduğunu gösterebilmek için her bir elementin hem yapıcı hem de yıkıcı yönlerini, Z. Gizem Yılmaz’ın kaleminden okuyabilirsiniz.