Çağdaş Kürt edebiyatının en önemli yazarlarından Fırat Cewerî’nin, tüm dünyada ses getiren romanı Birini Öldüreceğim’in devamı olan Lehî, yabancılaşmanın, ötekileşmenin o sert çemberinin içine alınan ve uğradıkları baskı nedeniyle kendi içlerinde kaybolmaktan başka çareleri olmayan insanların hikâyesini anlatıyor. Eğer yazgına boyun eğersen, katilken maktul, maktulken katil olman içten bile değil, diyor bize Fırat Cewerî.
Sükûnete ihtiyacım vardı. Dingin bir şehirde, dingin insanların içinde, dingin bir ruh, sakin bir hayat… Ama her şey bana düşmandı. Şehir içinde yapılan uzun bir gezintiden ve Diana’ya misafir olduktan sonra, aramakta olduğum huzur yavaş yavaş bana yaklaşıyordu. Onun yanında mutlu ve rahat hissetmeye başlamıştım ama yakamı bırakmayan bütün belalar ona geçmişti. O, ateşler içinde yanan bir kadındı. Ona saplayacağım bıçak, onu bu yangından kurtaracaktı. O yangından kurtulsaydı ruhundaki huzura yaklaşmış olacaktı.