Odin’in bir sürü ismi var. Benim de. Ve birazdan okuyacaklarınız benim sırlarımı ortaya çıkaracağı ic¸in gelin bu seferlik so¨ze benden bas¸layalım. O¨tekiler olayların kendilerince bir versiyonunu anlatma fırsatı zaten buldular.
Bu nac¸iz anlatım hakkında bilmeniz gereken ilk s¸ey, ortada gerc¸ek bir bas¸langıcın olmadıgˆı. Aynı s¸ekilde gerc¸ek bir sonun da; ama elbette her ikisinden de bol bol mevcut. Sonlar, bas¸langıc¸lar, kehanetler, destanlar, o¨yku¨ler, efsaneler ve yalanlar...
Yalan demişken… Yalanların Babası olarak aklınıza benim gelmem doğal. Loki… bu benim. Is¸ık Yaratan, yanlıs¸ anlas¸ılan, kaypak, bu teferruatlı yalanlar silsilesinin yakıs¸ıklı ve mu¨tevazı kahramanı. Eserime s¸u¨pheyle yaklas¸abilirsiniz ama en az resmi versiyon kadar dogˆru ve hatta bana kalırsa daha egˆlenceli. Tarih, s¸imdiye dek yazıldığı haliyle bana gayet ku¨c¸u¨k du¨s¸u¨ru¨cu¨ bir rol bic¸ti. Sahneye c¸ıkma sırası artık bende.
Loki’nin Müjdesi’nde Joanne M. Harris, tarihin en oyunbaz tanrısının Kaos’un içinden çıkıp nasıl Asgard tanrılarının yanına yerleştiğini, Odin’le nasıl kan kardeşi olduğunu, Thor’un ve diğer İskandinav tanrılarının başına ne tür dertler açtığını ve bunları yaparken aslında ne kadar “masum” olduğunu esprili bir dille, bizzat Loki’nin ağzından anlatıyor. Loki’nin her numarasıyla, Ragnarök bir adım daha yaklaşıyor.
“Loki’nin Müjdesi kusursuz ve büyüleyici bir roman.” –Tor.com
“Marvel filmlerindeki Loki’yi sevenler bu kitaptan büyük keyif alacak.” -Guardian