Büyükada’nın artık bir romanı var.
Adalılar, “İşte hepimiz burdayız,” derken hiç gelmemişleri “Adalılaştıracak” bir yolculuk…
Gündüz Vassaf
Bir yabancı yazarın Türkiye'nin kültürünü, insanların ruh hâlini bu kadar iyi bilip üstelik bunu Türkçe bir roman olarak yazabilmesi gerçekten olağanüstüdür. Ben zevkle okudum ve çok şey öğrendim. Edebiyat olarak da son derece başarılı.
Gün Zileli
İrfan sanki bizden biri… Hem Türkçeyi çok güzel konuşuyor hem de Türk müziği hakkında bilgi sahibi. Adalar hakkında verdiği ayrıntılı bilgilerle çok iyi kurgulanmış, sürükleyici bir roman yaratmış. Tebrikler İrfan.
Tahir Aydoğdu, Kanun Sanatçısı
İstanbul Adaları, “kıyamet kokan” 2012 yılı: Hazreti Hıdır’ın himayesinin altında üç müzisyen –bir derviş, bir Alevi ve bir Ermeni– hayatlarındaki kargaşadan kaçmış ancak Marmara Bölgesi’ne bir karanlık düştükçe rengârenk medeniyetler arasında ilişkileri düzelmiyor. Kurtuluş yolundan gittikçe saparak trajikomik bir keşif seferinde 50 yıllık bir sırrın çekimine kapılıyorlar. Büyükada’nın arkasında saklanan mistik adam kim? Acaba o mu dünyanın sonunu çağırmakta?
İRFAN’ın sürrealist kimlik romanı, kutsal kitapların simgeciliğini yansıtarak Adaların 1960-80 arasındaki sosyal tarihinin bu otantik kıssasını ilk kez edebiyata aktarıyor